EFSANELER
Adıyaman mahalli kültürünü halk edebiyatı anlatıları
açısından oldukça zengindir. Özellikle Adıyaman adının nereden geldiğine ilişkin
efsaneler anlatılmaktadır. Buna ilişkin anlatılan en önemli efsane, YEDİYAMAN
Efsanesidir.
YEDİYAMAN EFSANESİ
Baba, av dönüşü putların oğulları tarafından kırıldığını
görünce onları birer birer öldürür,
Halk, yiğitlikleri ve mertlikleri nedeniyle, kahraman gözüyle
baktığı bu kardeşlere, YEDİYAMAN adını takmıştır.
Sonradan bütün bölgeye yayılan. YEDİYAMAN adı, zamanla
değişerek Adıyaman şeklini alır.
Bugün şehrin güneyinde YEDIKARDEŞ diye bilinen ve yedi mezarın
bulunduğu yer, halk arasında halen kutsal sayılmakta ve adaklar adanıp, mum
yakılmaktadır.
HISN-İ-MANSUR KALE EFSANESİ
Efsaneye göre, Adıyaman kalesinin orta yerinde mil üzerinde
dönen bir köşk varmış. Su köşkte savaşı seyreden Arap kumandanının kızı, kaleyi
kuşatan Türk kumandanını görür ve ona aşık olur. Kız Türk kumandanına haber
göndererek kendisini almayı kabul ettiği takdirde kale anahtarını vereceğini
söyler.
Bir gece gizlice Türklerin tarafına kaçan kızı, Türk
kumandanı kabul eder ve kendisiyle görüşür. Bu sırada kız, elbiselerinin içinde
bir şeyin kendisini rahatsız ettiğini söyler.
Elbiseleri çıkarıldığında kuru bir yaprağın vücudunu tahriş
ettiği görülür. Bu duruma çok sinirlenen Türk Kumandanı "Baban seni kuru bir
yapraktan dahi sakınır yetiştirdiği halde kendisine ihanet ettin. Kim bilir bize
ne türlü ihanetler yaparsın", diyerek kızı öldürtür. Kale ve şehri yaptığı
hücumlarla ele geçirir.
SAMSAT KALESİ EFSANESİ
Kommagene ülkesinin baş kenti Samsat'ta oturan bir kral var.
Kralın güzel kızına her ülkeden talipler gelir, hepsi de geniş topraklar, sonsuz
paralar sunar kızın babasına. Kızıyla evlenmelerine izin versin diye . Kral içme
suyu problemi bulunan şehre suyu kim önce getirirse kızı ona vereceğini söyler.
Yarışmacılar birbirleriyle çekişerek geceli gündüzlü
düşünerek çalışırlar. Bir gün şehir halkı, yakınlarına kadar uzanan ve her gün
ilerleyen dev su kanalları görür. Arkasından şehre hayat veren sular akmaya
başlar. Arsameia'nın genç prensi bugüne kadar kalan su kanallarıyla şehre suları
akıtır. Genç prensesle evlenerek çalışmalarının karşılığını SAMOSATA'dan alır.
Romalılar devrinde SEPTİMUS SEVERUS zamanında yaptırılan ve 2
bin yıllık bir geçmişe sahip olan Kalıta çayı üzerindeki (Cendere köprüsününde
halk arasında bir öyküsü vardır.
Septimus Severus köprünün her ucunda iki adet olmak üzere
dört sütun diktirir. Bu sütunlar kendisini, eşi JULİA DONNA, oğulları CARACALLA
ve GETA'yı temsil eder. Ancak savaş sırasında Geta öldürülünce
sütunlardan.birini yıktırır. Böylece köprünün bir tarafında iki, diğer tarafında
bir sütun kalır. Bu nedenle köprüde halen üç sütun bulunmaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder